{
    "title": "Göz Tansiyonu",
    "image": "https://www.gozseyirmesi.gen.tr/images/goz-tansiyonu(2).jpg",
    "date": "20.01.2024 17:23:14",
    "author": "Gülistan Ateş",
    "article": [
        {
            "article": "<br><div><b>Göz Tansiyonu,</b> Hastanın ilk zamanlarında herhangi bir belirti vermez. Göz tansiyonu hastalığı yavaş yavaş ilerlediğinden görme alanındaki kayıp hasta tarafından hemen fark edilmez. Erken teşhis ile ilerlemesi durdurulabilir. Ama bunun için hastanın sürekli göz muayenesi oluyor olması gerekmektedir. Yoksa göz tansiyonunun kişi tarafından erken teşhis edilmesi zordur. Göz tansiyonunda bazen nadir olarak bulantı, ağrı kusma, görmede bulanıklık ortaya çıkabilir. Bu belirtiler he hastada ortaya çıkmayabilir.</div><div><br></div><div>Göz tansiyonunun diğer adı glokomdur. Eğer bir yakınınızda, glokom rahatsızlığı var ise; gözlerinde yorgunluğa bağlı hafif bir ağrı, gözlerde kanlanma gibi şikâyet olduğu zaman bunun göz tansiyonu belirtisi olduğundan şüphelenip, göz muayenesi olup göz tansiyonunun ölçülmesi doğru bir davranış olacaktır. Göz tansiyonunda kimi zaman gözde hafif ağrılar, günün bazı saatlerinde bulanık görme gibi belirtiler belirebilir.</div><div><br></div><div>Açık açılı ve kapalı açılı olmak üzere iki göz tansiyonu türü vardır. Açık açılı göz tansiyonunun belirtisi çok net olmadığı için kişinin bunu anlaması kapalı açılı göz tansiyonuna göre daha zordur. Bu en az belirti veren göz tansiyonu türüdür. Kapalı açılı göz tansiyonunun belirtileri; sabahları belirginleşen baş ağrısı, geceleri ışık etrafında halkalar görmedir.</div><div><br></div><div>Göz tansiyonu ani bir şekilde yükseldiğinde çarpıcı belirtiler ortaya çıkar. Görme bulanıklığı, kusma, bulantı, gözün arka tarafında şiddetli ağrı hissedilmesi en belirgin şikâyetlerdir. Ani olarak yükselme az sayıda hastada meydana gelir, genel olarak göz tansiyonu yavaş yavaş artar bundan dolayı ağrı çok hissedilmez. Bu yüzden çoğunlukla hastalığı durdurma tedavisi için geç kalınmış olur.</div><div><br></div><div><b>Yüksek Tansiyon Kimlerde Görülür ve Belirtileri Nelerdir?</b></div><div><br></div><div>Toplumda 40 yaş üzerindeki kişilere %2, 60 oranında yaş üzerinde ise %10 oranında görülür. Bebeklik ve çocukluk çağlarında görülen türleri de vardır. Başlangıçta genellikle belirti vermez, görmede bozukluk ve ağrı olmaz. Hastalık erken teşhis edilmez ve ilerlerse, görme sinirindeki hasara bağlı olarak görme alanında kör noktalar oluşur. Glokomun seyrek görülen kapalı açılı türünde göz tansiyonu çok yüksek değerlere ulaşır ve şiddetli ağrı, bulanık görmeye sebep olur. Bu genellikle hipermetrop hastalarda görülür.</div><div><br></div><div><b>Açık Açılı Glokom Tedavi Yöntemleri Nelerdir?</b></div><div><br></div><div><b>İlaç Tedavisi:</b> En sık kullanılan tedavi yöntemi ilaç tedavisidir. Fakat ilaçların yan etkilerinin görülmesi ve bazen de göz tansiyonunu düşürememe durumu olabilir. Bununla birlikte hastanın damlalarını düzenli olarak kullanamama riski de vardır.</div><div><br></div><div><b>Lazer Tedavileri:</b> Argon Laser Trabeküloplasti, önceden yaygın kullanılan bir lazer tedavi yöntemidir. Selektif Laser Trabeküloplasti yeni, zararsız, etkili ve neredeyse sonsuz defa uygulanabilen bir tedavi yöntemidir. Bilinen diğer bir Lazer işlemi olan Yttrium Aluminium Garnet Lazer ise dar açılı göz tansiyonların da ve açı kapanmasına bağlı oluşan göz tansiyonu krizinde tedavi amaçlı ya da krizin oluşumunu önlemek amacıyla uygulanır.</div><div><br></div><div><b>Ameliyat:</b> Göz sıvısının kan damarlarına ulaştırılabilmesi için yeni bir boşaltım yolu sağlanarak göz içi basıncının düşmesinin amaçlandığı bir tedavi yöntemidir. Hastayı yoran, enfeksiyon, kanama riski olan bir tedavi yöntemidir. Tedavide bu yöntemlerden birisi kullanılır. İstenilen sonuca ulaşılamaz ise diğer tedavi yöntemlerine geçilir. Göz tansiyonu hastalarının büyük çoğunluğu ilaçlarını düzenli olarak kullanmamakta ve kontrol için hekime gelmeden birkaç gün önce ilaçlarını düzenli kullanarak göz tansiyonlarını normal düzeye getirerek hekimlerini yanıltmaktadırlar. Sonuç olarak, hastanın göz tansiyonu ilerlemekte ve körlüğe kadar giden görme kayıpları meydana gelmektedir.</div><div><br></div><div><b>Göz Tansiyonu Riskini Arttıran Faktörler</b></div><ul><li>Ailede glokom varlığı</li><li>Göz içi iltihabı (Üveit)</li><li>Uzun süren kortizon tedavisi</li><li>İleri yaş şeker hastalığı</li><li>Göz yaralanmaları</li><li>Yüksek ya da düşük vücut tansiyonu</li><li>Migren</li><li>Yüksek miyopi ya da hipermetropi</li><li>Kansızlık</li></ul><div><b>Tanı ve Tetkik Yöntemleri Nelerdir?</b></div><div><br></div><div>Glokom erken dönemde hatta en ileri seviyede dahi belirti vermediği için kişi hastalığının farkına varamayabilir. Mutlaka bir göz muayenesi ile tanı koymak gerekir.</div><ul><li>Göz tansiyonu ölçülmesi,</li><li>Gözün ön kamara açısının incelenmesi,</li><li>Görme alanı gibi yöntemler ile görme siniri işlevlerinin değerlendirilmesi,</li><li>Görme sinirinin muayenesi</li><li>Görme sinir başı ve sinir liflerinin incelenmesi,</li><li>Gözün kornea tabakasının ölçülmesi.</li></ul><div>Klasik göz tansiyonu muayenelerinde yapılan göz tansiyonu ölçümlerinde hastanın gözünün kuru veya aşırı sulu olması, hastanın gözünü sıkması gibi nedenlerden dolayı ölçüm sonuçları değişkenlik gösterebilmektedir. Kornea kalınlığı ve tepki verme süresi de sonuçları değiştirebilir.</div><div><br></div><div><b>Göz Tansiyonunda Erken Tanı Nasıl Konulur?</b></div><div><br></div><div>Glokom tedavisi ile glokom hastalığı ortadan kaldırılamaz. Tedaviler ile hastalığın ilerlemesi, tansiyonun görme sinirine vereceği zarar durdurulabilir. Bu yüzden erken tanı hastalıktan az zarar görmek bakımından önemlidir. Glokom tedavisi, glokom hastalarında yaşam boyu devam eder.</div><div><br></div><div><b>Tedavi Yöntemleri Nelerdir?</b></div><div><br></div><div>Tedavi yöntemleri, hastalığın nedenine ve derecesine bağlı olarak farklılık gösterir.</div><ul><li>İlaç tedavisi</li><li>Çeşitli lazer tedavileri</li><li>Cerrahi yöntemler</li></ul><div><br></div>"
        }
    ]
}